Sesli Makale

19 Nisan 2015

Yemen’de Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi’nin çağrısıyla başlatılan “Kararlılık Fırtınası Operasyonu” üç haftayı geride bıraktı.
Hava saldırıları Husilere ve Ali Abdullah Salih’in emriyle hareket eden güçlere darbe vursa da henüz operasyon amacına ulaşabilmiş değil.
Hadi, görevini hâlâ Sana’da değil Riyad’da yürütüyor.
Doğal olarak bu durum kara operasyonunu gündeme getiriyor.
Bu arada BM Güvenlik Konseyi Husilerin liderine ve Ali Abdullah Salih’in oğlu Ahmed’e doğrudan ya da dolaylı silah teminini, satışını ve transferini yasakladı.
Rusya’nın çekimser kaldığı karar Körfez ülkeleri için diplomatik bir başarı.
Karar, koalisyonun Yemen’e silah taşıma ihtimali bulunan gemilere müdahalesinin de önünü açıyor.
Güvenlik Konseyi kararından hemen önce Hadi’ye bağlı hükümet, Yemen karasularını askeri ve ticari tüm gemiler için yasak bölge ilan etmiş ve söz konusu bölgeye giriş için “meşru hükümet”ten önceden izin alma şartı koymuştu.
Suudi Arabistan’ın kararlılığı ve Güvenlik Konseyi kararıyla köşeye sıkışan manevra ustası Ali Abdullah Salih, şu an oğullarını ve paralarını kurtarma peşinde.
Ali Abdullah Salih adına Arap ve Avrupa başkentlerini dolaşan Yemen eski dışişleri bakanı Ebu Bekir El Kırbi, kendisine ve ailesine dokunulmazlık tanınması şartıyla devrik liderin Yemen’i terkedeceği mesajını götürüyor.
Ali Abdullah Salih’in ailesiyle birlikte güvenli bir limana sığınıp Yemen’i karıştırma işini uzaktan yürütmeyi planladığını anlamak artık zor değil.
O liman da büyük ihtimalle Birleşik Arap Emirlikleri olacaktır.
Kara operasyonu konusuna dönecek olursak…
Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyonu oluşturan ülkelerin önünde iki seçenek var.
Biri koalisyon ülkelerinin askerlerinin doğrudan Yemen’e girmesi.
Diğeri ise Yemen’de ortak bir komuta altında toplanacak yerel güçlerin desteklenmesi.
Pakistan’ın tarafsızlık kararının ardından kara operasyonu ancak Suudi Arabistan ve Mısır askerleriyle yapılabilir.
Suudi Arabistan Savunma Bakanı Prens Muhammed Bin Selman’ın Kahire ziyareti sırasında iki ülkenin büyük bir askeri tatbikat gerçekleştirme kararı alması kara operasyonuna hazırlık olarak nitelendirilse de Yemen’e karadan girme konusu henüz netleşmiş değil.
Yemen’de kabilelerin de desteğiyle oluşturulacak ortak güce komuta edebilecek en uygun isim, Husiler tarafından evi yağmalanan General Ali Muhsin Salih El Ahmer…
Bölgedeki gelişmeleri yakından takip eden David Hearst, güneyli Cumhurbaşkanı Hadi’nin iki nedenle General El Ahmer’e karşı çıktığını söylüyor.
Birincisi, El Ahmer’in kuzeyli olması.
Yemen’de maalesef böyle de bir sorun var.
İkincisi ise Müslüman Kardeşler’in Yemen kolu Islah Partisi’ne çok yakın olması.
Güçsüz bir lider profili çizen Hadi’nin ve yandaşlarının tek başına Husilere ve Ali Abdullah Salih’e karşı zafer kazanması imkansız.
Yemen’de tüm yollar bir şekilde Müslüman Kardeşler’e çıkıyor.
Riyad da bunun farkında.
Yemen Müslüman Kardeşler Cemaati lideri Şeyh Abdülmecid El Zindani’nin Suudi Arabistan öncülüğündeki operasyona desteğini ilan etmesi ve Husilere karşı ülkede seferberlik çağrısı yapması ise cemaatin geri planda kalmama arzusuna işaret ediyor

Diriliş Postası