GÜNCEL

İsmail Yaşa : Atme katliamının amacı

Tarih
16 Ağustos 2015
İzlenme
Kişi
Yazar
İsmail Yaşa

16 Ağustos 2015

Koalisyon uçaklarının Atme’de gerçekleştirdiği katliamın kasıtlı olduğu noktasında birçok gözlemci hem fikir.
Suriyeli muhalif aktivistlerin söylediği özetle şu şekilde:
“Amerika, Türkiye’nin Suriye toprakları içinde kurmak istediği güvenli bölge projesine karşı ve Atme saldırısıyla Türkiye’nin bu yöndeki çabalarına balta vurmak istedi.”
Atme’de karargâhı vurulan Ceyşu’s Sünne komutanı Ebu Ahmed, saldırıyla ilgili yaptığı açıklamada, Amerika’nın ve koalisyon içindeki bazı Arap ülkelerinin güvenli bölge projesine karşı olduğunu ve saldırının onlar tarafından gerçekleştirilmiş olabileceğini ifade ediyor.
Bu arada sınıra çok yakın bir noktada gerçekleştirilen katliamla ve “Uçaklar İncirlik’ten kalktı” propagandasıyla Türkiye ile devrimcilerin arasının açılmak ve Suriye halkının şanlı devrimine verdiği destek nedeniyle gönüllerde taht kuran Türkiye’nin bu imajının sarsılmak istendiğine de dikkat çekiliyor.
Saldırının hemen ardından özellikle IŞİD yanlıları ve Türkiye düşmanları, saldırıyı fırsat bilerek sosyal paylaşım sitelerinde kinlerini kustular.
Koalisyon güçleriyle IŞİD adeta birbirleriyle paslaşıyor ve rol paylaşımı yapıyorlar.
Atme’de Fetih Ordusu’nun önemli gruplarından Ceyşu’s Sünne’nin koalisyon uçakları tarafından hedef alınmasının ardından IŞİD de Cebel El Zaviye’de Fetih Ordusu komutanlarının katıldığı bir toplantıya intihar saldırısı düzenledi.
Saldırıda birçok kişi hayatını kaybetti ve yaralandı.
Muhaliflere hem rejim, hem koalisyon ve hem de IŞİD saldırıyor.
Sanki işlenen katliamlarla tüm muhaliflerin IŞİD’e katılması veya “IŞİD’leşmesi” arzu ediliyor.
IŞİD’e karşı mesafeli olan ve hatta savaşan grupların profesyonelce yürütülen IŞİD propagandasına kolay hedef haline gelmesi için malzeme sağlanıyor.
Atme katliamını gerçekleştiren uçaklar İncirlik’ten kalkmasa ve Türk hava sahasını kullanmasa dahi sınırımıza birkaç yüz metre ötede çocukların vahşice öldürülmesi ve hepsinden öte bu katliamı gerçekleştirenlerle Türkiye’nin aynı safta yer alması elbette üzücü ve acı verici.
Amerika’nın asla güvenilmeyecek bir müttefik olduğunu ve önceliklerinin Türkiye’nin önceliklerinden çok farklı olduğunu biliyoruz.
Bununla birlikte tepkilerimiz ve reflekslerimiz – doğrudan veya dolaylı olarak – sonuçta yine Amerika’ya hizmet etmemeli.
Suriye’de Baas rejiminin sonuna doğru yaklaşıldıkça kirli planlar da yoğunlaştı.
Bu planlardan biri de muhaliflerin sahadaki etkili komutanlarını birer ikişer tasfiye etmek.
Sadece geçen ay Fetih Ordusu komutanlarından 25’ine suikast düzenlendiği belirtiliyor.
Ahraru’ş Şam Hareketi liderlerinden Hüsam Ebu Bekir, soruşturmalar neticesinde söz konusu suikastların “bu devrin Haricileri” olarak adlandırdığı IŞİD tarafından işlendiğinin anlaşıldığını söylüyor.
Suikastlar her ne kadar IŞİD’in eliyle gerçekleştirilse de planın arkasında IŞİD’in üstünde bir aklın olduğunu farketmek güç değil.
Türkiye ve muhalif gruplar, oldukça kaygan bir zeminde, mayınlar ve kumpaslar arasında Suriye halkının diktatörlükten ve eli kanlı zalim rejimden bir an önce kurtulması için güçleri yettiğince mücadele veriyorlar.
Bu kutsal mücadeleye “mükemmeliyet” adına balta vurulmamalı.
Mısır’da bazı aktivistler darbe öncesi “ilkelilik” ve “tutarlılık” adına Mursi’nin ve İhvan’ın hatalarını kıyasıya eleştiriyorlardı.
Yaptıklarının darbecilerin değirmenine su taşımaktan başka birşey olmadığını farkettiklerinde ise artık çok geçti.
Düşmana hizmet etmek, ilkelilik ve tutarlılık değildir.

Diriliş Postası

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;