Sesli Makale

30 Mayıs 2015

Tabii ya, ne çabuk unuttuk? MİT TIR’larında acayip mühimmatlar vardı. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin vatandaş tarafından seçilerek göreve getirilen resmî yetkilileri tüm dünyadan gizleyerek bir iş yapmışlardı. Oysa İngilizlere ve Amerikalılara yaptıkları her işi bir köle, bir proleterya, bir alçak jurnalci, bir vatan haini, bir jakoben elit gibi haber vermelilerdi. Ne demek dünyanın efendilerine haber vermeden iş yapmak! Hangi dünyada görülmüş bu, öteki dünyada mı?

İşte mantık bu!

Olayın üstünden 1.5 sene geçmesine rağmen hemen her gün “MİT TIR’larında silah vardı” diyerek “Amerika’nın bilmem hangi yetkili kişisi bu durumu kınadı” diye haberler yapanlar tek kelimeyle ahlak zaafına uğramış ve üçüncü defa sıçrayınca yakalanmış birer prangalı satılmıştır! Satılmak için önce “ürün yapılmak” yahut “ele geçirilmek” gerekir. Evet, onlar birer pazarlama ürünüdür.

Nizama adandığını iddia eden ruhların, eli kanlı sürek avcılarına “nizam” dediğini öğrenmiş oldu cümle ahali! 

Amerika’da ‘lanet federaller’ sözü Türkiye’de çoktan ‘lanet paraleller’ sözüne evrildi! Herhangi bir grubu kastetmiyoruz, devletin yani milletin sırlarını haçlı ruhuna peşkeş çeken her türlü yapıdan bahsediyoruz.

“Ama bizim yurtdışında okullarımız var” yalanına bu millet öyle doydu ki, bir dilim daha yedirmeye kalkarsanız kusacaklar!

“Ama bizim efendimiz mülaane yaptı” yalanına vatandaş öyle gülüyor ki, biraz daha ısrar ederseniz ağızlarını bırakıp ayaklarıyla gülmeye başlayacaklar!

Onlara göre bu aziz millet “satılmaya” ve “ihanete” alışmıştır!

Onlara göre bu millete “Devletin dini İslam’dır” diyeceksin, 2 yıl sonra İslam âlimlerini Çanakkale’de çarpıştığı gâvur tohumlarının şapkasını takmıyor diye asacaksın, 4 yıl sonra da “yok öyle madde” diyerek dilimize “irtica” kelimesini yüksek dozda aşılayıp Müslümanların üzerine şırınga edeceksin!

Onlara göre bu millete “Köylü milletin efendisidir” diyeceksin, ama Âşık Veysel köyünden çıkıp şehre girince “çarıklı” diye horlayarak şehre almayacaksın!

Onlara göre bu millete “Ne mutlu Türk’üm diyene” propagandası yapacak, ama bin yıl boyunca kullandığı alfabeyi bir gecede değiştirip, “Latin alfabesi”ne çevirecek, sonra da bunu “Türk alfabesi” diye yutturacaksın! Şimdi bazı üstün zekâlı ürün kadavraları çıkıp, “Ama sen de Latin alfabesi ile yazıyosuuuun” diyecekler. İşte onların ruh ikizleri, Kur’an-ı Kerim’e yasadışı kitap muamelesi yaparak bu millete kan ağlattılar! Aynısı tersinden tekerrür etmesin, ortaya yeni “ruh öküzleri” çıkmasın diye “alfa beta” ile yazıyoruz!  Bilin ki bu alfabe Türk alfabesi falan değil, dünyadaki tek Türk alfabesi Göktürk Devleti’nin kullandığı alfabedir ve bugün bilinen en eski örneği Moğolistan’da Orhun Yazıtları isimli taşlarda kazınmıştır! Ve eminim ki, “Beyaz Türkçülük” yapan çoğu kimse bu alfabenin harflerini hayatında hiç görmemiştir!

MİT TIR’ları nereee, Orhun Yazıtları nere demeyin! Orhun Yazıtları gibi bir kültür şaheserini yazan da bizim ecdadımız idi, İstanbul’u fetheden de; “Aç buldum doyurdum” diyen de yine bizdendi! MİT TIR’larını yola çıkaranlar bu ecdadın gölgesinde büyüyen, onların ufkuyla donanmış kimselerdi!

“Külli makamın makal, külli ormanın çakal” sözünde olduğu gibi, her makamın bir sahibi olduğu gibi her ormanın da bir çakalı vardır!

Lafa gelince “dil, din, ırk ayrımı yapmıyoruz” diyenlerin icraatta Müslümanları nasıl da ezdiğini biliyoruz! 1980’lerde Kürtçe konuşan Müslümanlara yapılanları biliyoruz!

Gevşeyen vatandaşları uyandıralım, bir 28 Şubat daha istemiyorsak gevşemeyeceğiz! Müteahhit olmakta sıkıntı yok, ama mücahitlik kökten terk edildiyse yeniden zillet bataklığına düşeriz!

7 Haziran’a çok az kaldı! Kimsenin oy vereceği partiye karışmıyoruz. Kim Türkiye’yi bir adım ileriye taşıyacaksa, kim laf değil icraat üretecekse ve siz kime inanıyorsanız onlara oy verin! Çok iyi biliyoruz ki, neye layık isek öyle yönetileceğiz! İyilere ve adaletli yönetime layık olmak için geçmişi unutmamak ve birbirine tutunarak, gevşemeyerek yürümek, dinç olarak yürümek gerek! 

MİT TIR’larında bahsedilen mühimmat bir mazlumun âhını dindirecekse, helal olsun demek gerek!

YeniAkit