İKİNCİ Dünya Savaşı'ndan sonra kurulan Amerika- Sovyetler dengesi BARIŞI sağladı. Herkes gergindi herkes "Acaba büyük savaş çıkacak mı?" diye beklerken yaklaşık 50 yıl eller tetiğe gitmedi.
Gerginlik stratejisi üzerinden BARIŞ sağlandı. Herkes mutluydu.
Derken GORBAÇOV sahneye çıktı. Sovyetler'i dağıttı. Bambaşka bir iklim oluştu. İşte bu dağılmadan sonra YENİ BİR DENGE henüz kurulmadı. Kim ne olacak belli değil!
İşte bu atmosferde NATO toplantıları yapıldı!
Peki NATO kime karşı kimi koruyordu?
Bilen yok! Bu kadar büyük bir askeri gücün görevi ne? Ne yapacak?
Dağılacak mı? Yenilenecek mi?
Son NATO toplantısından sonra GORBAÇOV çıkıp "NATO Rusya'ya karşı savaş hazırlığı içinde. Estonya'dan Romanya'ya kadar bunu rahatlıkla görebilirsiniz. David Petraeus gibi bazı isimler yanlış istihbaratla insanları savaşa sürüklüyor..." dedi. Eski sistemi yıkan konuştu yani!
Gerçekten yeni sistem kime karşı olacaktı? Kim kiminle yan yana duracaktı?
1600'lere gidelim. Çok önemlidir.
DUTCH EAST INDIA COMPANY...
1602'de kuruldu. HİSSE SENEDİ çıkaran ilk şirketti. Savaşa girme yetkisi, para basma ayrıcalığı, anlaşma yapabilme imtiyazı vardı. ASYA'yı ve Avrupa'yı birbirine bağladı. Gemilerde 1 milyon AVRUPALI çalıştırdı.
Koloniler kurdu. Kendi ceza kanunlarını oluşturdu. Ticareti yönetti. Limanlar satın aldı. Toprakları işgal etti...
Rakibi de İngilizler'in Doğu Hindistan Şirketi'ydi...
Gelelim günümüze...
Roma'dan Britanya'ya kadar her büyük İMPARATORLUK toprakları fethedip ganimet sağlıyordu. Gücünü böyle pekiştiriyordu. Hal böyle olunca topraklarındaki genişleme gözden kaçmıyordu. Çin ise günümüzde tam da DUTCH EAST INDIA COMPANY'nin yaptığını yapıyordu. Amerika bunca askeri gücüne rağmen yaklaşık 50 ülke ile ticaret ortağı. Pek çoğunu askeri güçle sağladı. Çin ise pek bilinmese de 120'den fazla ülkeyle ANLAŞMA yapan ve yoluna sessiz sedasız devam eden bir güç... Amerika'nın iki katından fazla DOSTA ve ortağa sahip!
Washington ülkeleri "DOST ve DÜŞMAN" diye ayırırken Çin sadece HAMMADDE almak için anlaşma ve para ile geliyordu. Herkesle çalışıyordu.
Yanaştığı ülkeye para da kaynak da bilgi de veriyordu. Karşılığında o ülkenin sahip olduğu gücü emiyordu!
Kırmadan dökmeden!
Tıpkı East India Company gibi yapıyor, Afrika ve Latin coğrafyasında 5 bin gemi dolaştırıyordu. "Yakıt ikmali sorun olmasın" diye de LİMANLARI SATIN ALIYORDU. Mesela PANAMA KANALI'nın her iki ucundaki şirket HONG KONG'luydu...
Denizlerdeki bu savaşı bazen Somali'de KORSANLAR olarak, bazen de Amerika içindeki siyah isyan olarak gördük...
Tabii Çin durmuyordu! Kuzey ve Güney kutbunda da ticari faaliyetleri sürdürüyordu. Grönland'a URANYUMU almak için büyük para öneriyordu. Kutuplarda yeni ticaret yollarına kadar arayışları sürüyordu.
Ortadoğu'da ve Afrika'da olmak, onlar için olmazsa olmazlardandı!
Zaten baktığınız zaman TERÖRİSTLER üzerinden yürütülen savaşlar da buralardaydı...
IŞİD de, PKK da, YPG de buydu!
Büyük kavgada köşe tutmak isteyen güçlerin kullandığı enstrümanlardı hepsi...
Dönün geçmişe. Rahmetli Demirel, Amerikancı bilinirdi. SOL ona karşıydı.
Ama içeride sorun yaşayıp dışarı çıkan bütün solcular NATO' üyesi olan Avrupalı devletlere sığınırdı. Onların korumasındaydı. Sağ da Sol da oyun alanıydı. Biz bilmiyorduk. NATO bizi zora sokuyordu, müttefiki olan Türkiye'ye yardım etmiyordu! Şimdi de aynısını, KÜRT meselesinde yapıyorlar.
YPG ve PKK'ya sahip çıkıyorlar.
Geçtiğimiz gün sergi açıldı.
Avrupa Parlamentosu'ndaki sergiyi düzenleyen isim Avusturya Sosyal Demokrat Partisi (SPÖ) lideri Jozef Weidenholzer...
Weidenholzer'in partisinin Renned Institut isminde siyaset akademisi bulunuyor. Akademinin en büyük destekçisi kim peki?
Kurt Rotschild Vakfı. Kurt Rotschild adına ödül veriyorlar. Aynı zamanda Kürdistan ve PYD'nin özgürlüğünü konu alan paneller ve konferanslar düzenliyorlar. Şaşırdık mı? Elbette hayır!
Kobani olayları neydi? Hava savunma sistemi için Çin ile yan yana geldik. Bunu üzerine CIA düğmeye bastı. 50 vatandaşımız hayatını kaybetti. Ortadoğu'ya yönelmemize itirazları yoktu. Onlar için partnerlerimizin kim olduğu önemliydi.
Rıza Sarraf ve İran olayı da böyle. Çin ile yan yana duran İran'ın bize yakın olması da istenmiyordu! Arkada Çin'in olduğu biliniyordu. Zaten İran enerjisini, Çin'e tapulamıştı! Bu halkaya Türkiye eklendiği an Amerika Ortadoğu'yu kaybederdi. Gücü yok olup giderdi.
Bunu göze alamazlardı.
O zaman ne yapacaklardı?
Ortadoğu ve Afrika karışacaktı.
Silahla, bombayla, terörle ya da başka yöntemle... Hedef Çin'in 120'den fazla ülkeyi ikna ettiği coğrafyayı kontrol etmekti. Bunu kimse tek başına yapamazdı. Güçtü. Yeni ittifaklar şarttı.
Washington bunu yapmaya kalktıkça içerisi karışıyordu. Alton Sterling ve Philando Castile isimli iki siyahi polis tarafından öldürüldü. Washington Post "İÇ SAVAŞ" manşeti attı. Siyahiler eleştirildi.
Dallas Emniyeti, bir siyahinin resmini "Bu adam baş şüpheli" diye paylaştı. Tüm Dallas adamı bulmak için seferber oldu. Adam sabıkası bile bulunmayan temiz bir vatandaş çıktı.
Daha sonra zanlı olarak ilan edilen eski bir asker Micah Johnson, uzaktan kumandalı bir bomba ile öldürüldü.
Johnson'ın Afganistan'da görev yaptığı ve görevinin son gününde beyaz askerler tarafından öldüresiye dövüldüğü ortaya çıktı.
Küçük ve münferit gibi görünen olaylar BÜYÜK SAVAŞIN cepheleriydi. Fransa da bu işin tam merkezindeydi. Önceki gün Türkiye'deki temsilciliklerini kapatacağını duyurması da bu işin devamıydı! İstanbul Atatürk Havalimanı baskını da böyle... Orlando'daki gece kulübü saldırısı da...
Masum siviller bilmedikleri nedenlerle ölüyordu. "Daha büyük kitlesel ölümler yaşanmasın" diye BÜYÜKLERİN kendi aralarındaki gizli anlaşma gereği işler böyle yürüyordu.
Putin, Soros'u hiç sevmezdi. Zaten ülkesinden kovdu. Ancak şimdi NATO Rusya'yı küçültmek için devrede.
Gorbaçov böyle söylüyor. Rusya kontrol altına alınırsa ya da küçültülürse Çin, ASYA ve ORTADOĞU'da daha rahat hareket etmez mi? Enerji ve pazarla buluşması kolaylaşmaz mı?
Rusya'ya saldıranların amacı ne? Önemli soru bu! Kremlin'in SOROSGİLLERLE sorunu yeni değil.
Kan davası var arada...
Çin'in de akıl hocası 1602'lere kadar uzanan bir sistem!
Bir AKIL muazzam bir operasyon için düğmeye bastı. Merkezinde ÇİN'in olduğu yeni bir oyunu izleyeceğiz.
Kim ne tarafa düşecek yakında bunu göreceğiz... Yeni sistemde yeni rolümüzle yaşayacağız...
NOT 1: 200 doların üzerindeki her transferi izleyen CIA'nın Çin'in 120 ülkeyle yaptığı ticareti görmemesi mümkün mü? Değil! Yeni ittifaklar ve NATO'nun yeni hali başrolde olacak...
NOT 2: Eğer gerçekten Rusya zayıflatılacaksa yerine hangi güç konulacak? O bölgeyi ve oradaki enerjiyi kim nasıl kontrol edecek?
TÜRKLER mi? Göreceğiz!
Takvim
15 Temmuz 2016
Gerginlik stratejisi üzerinden BARIŞ sağlandı. Herkes mutluydu.
Derken GORBAÇOV sahneye çıktı. Sovyetler'i dağıttı. Bambaşka bir iklim oluştu. İşte bu dağılmadan sonra YENİ BİR DENGE henüz kurulmadı. Kim ne olacak belli değil!
İşte bu atmosferde NATO toplantıları yapıldı!
Peki NATO kime karşı kimi koruyordu?
Bilen yok! Bu kadar büyük bir askeri gücün görevi ne? Ne yapacak?
Dağılacak mı? Yenilenecek mi?
Son NATO toplantısından sonra GORBAÇOV çıkıp "NATO Rusya'ya karşı savaş hazırlığı içinde. Estonya'dan Romanya'ya kadar bunu rahatlıkla görebilirsiniz. David Petraeus gibi bazı isimler yanlış istihbaratla insanları savaşa sürüklüyor..." dedi. Eski sistemi yıkan konuştu yani!
Gerçekten yeni sistem kime karşı olacaktı? Kim kiminle yan yana duracaktı?
1600'lere gidelim. Çok önemlidir.
DUTCH EAST INDIA COMPANY...
1602'de kuruldu. HİSSE SENEDİ çıkaran ilk şirketti. Savaşa girme yetkisi, para basma ayrıcalığı, anlaşma yapabilme imtiyazı vardı. ASYA'yı ve Avrupa'yı birbirine bağladı. Gemilerde 1 milyon AVRUPALI çalıştırdı.
Koloniler kurdu. Kendi ceza kanunlarını oluşturdu. Ticareti yönetti. Limanlar satın aldı. Toprakları işgal etti...
Rakibi de İngilizler'in Doğu Hindistan Şirketi'ydi...
Gelelim günümüze...
Roma'dan Britanya'ya kadar her büyük İMPARATORLUK toprakları fethedip ganimet sağlıyordu. Gücünü böyle pekiştiriyordu. Hal böyle olunca topraklarındaki genişleme gözden kaçmıyordu. Çin ise günümüzde tam da DUTCH EAST INDIA COMPANY'nin yaptığını yapıyordu. Amerika bunca askeri gücüne rağmen yaklaşık 50 ülke ile ticaret ortağı. Pek çoğunu askeri güçle sağladı. Çin ise pek bilinmese de 120'den fazla ülkeyle ANLAŞMA yapan ve yoluna sessiz sedasız devam eden bir güç... Amerika'nın iki katından fazla DOSTA ve ortağa sahip!
Washington ülkeleri "DOST ve DÜŞMAN" diye ayırırken Çin sadece HAMMADDE almak için anlaşma ve para ile geliyordu. Herkesle çalışıyordu.
Yanaştığı ülkeye para da kaynak da bilgi de veriyordu. Karşılığında o ülkenin sahip olduğu gücü emiyordu!
Kırmadan dökmeden!
Tıpkı East India Company gibi yapıyor, Afrika ve Latin coğrafyasında 5 bin gemi dolaştırıyordu. "Yakıt ikmali sorun olmasın" diye de LİMANLARI SATIN ALIYORDU. Mesela PANAMA KANALI'nın her iki ucundaki şirket HONG KONG'luydu...
Denizlerdeki bu savaşı bazen Somali'de KORSANLAR olarak, bazen de Amerika içindeki siyah isyan olarak gördük...
Tabii Çin durmuyordu! Kuzey ve Güney kutbunda da ticari faaliyetleri sürdürüyordu. Grönland'a URANYUMU almak için büyük para öneriyordu. Kutuplarda yeni ticaret yollarına kadar arayışları sürüyordu.
Ortadoğu'da ve Afrika'da olmak, onlar için olmazsa olmazlardandı!
Zaten baktığınız zaman TERÖRİSTLER üzerinden yürütülen savaşlar da buralardaydı...
IŞİD de, PKK da, YPG de buydu!
Büyük kavgada köşe tutmak isteyen güçlerin kullandığı enstrümanlardı hepsi...
Dönün geçmişe. Rahmetli Demirel, Amerikancı bilinirdi. SOL ona karşıydı.
Ama içeride sorun yaşayıp dışarı çıkan bütün solcular NATO' üyesi olan Avrupalı devletlere sığınırdı. Onların korumasındaydı. Sağ da Sol da oyun alanıydı. Biz bilmiyorduk. NATO bizi zora sokuyordu, müttefiki olan Türkiye'ye yardım etmiyordu! Şimdi de aynısını, KÜRT meselesinde yapıyorlar.
YPG ve PKK'ya sahip çıkıyorlar.
Geçtiğimiz gün sergi açıldı.
Avrupa Parlamentosu'ndaki sergiyi düzenleyen isim Avusturya Sosyal Demokrat Partisi (SPÖ) lideri Jozef Weidenholzer...
Weidenholzer'in partisinin Renned Institut isminde siyaset akademisi bulunuyor. Akademinin en büyük destekçisi kim peki?
Kurt Rotschild Vakfı. Kurt Rotschild adına ödül veriyorlar. Aynı zamanda Kürdistan ve PYD'nin özgürlüğünü konu alan paneller ve konferanslar düzenliyorlar. Şaşırdık mı? Elbette hayır!
Kobani olayları neydi? Hava savunma sistemi için Çin ile yan yana geldik. Bunu üzerine CIA düğmeye bastı. 50 vatandaşımız hayatını kaybetti. Ortadoğu'ya yönelmemize itirazları yoktu. Onlar için partnerlerimizin kim olduğu önemliydi.
Rıza Sarraf ve İran olayı da böyle. Çin ile yan yana duran İran'ın bize yakın olması da istenmiyordu! Arkada Çin'in olduğu biliniyordu. Zaten İran enerjisini, Çin'e tapulamıştı! Bu halkaya Türkiye eklendiği an Amerika Ortadoğu'yu kaybederdi. Gücü yok olup giderdi.
Bunu göze alamazlardı.
O zaman ne yapacaklardı?
Ortadoğu ve Afrika karışacaktı.
Silahla, bombayla, terörle ya da başka yöntemle... Hedef Çin'in 120'den fazla ülkeyi ikna ettiği coğrafyayı kontrol etmekti. Bunu kimse tek başına yapamazdı. Güçtü. Yeni ittifaklar şarttı.
Washington bunu yapmaya kalktıkça içerisi karışıyordu. Alton Sterling ve Philando Castile isimli iki siyahi polis tarafından öldürüldü. Washington Post "İÇ SAVAŞ" manşeti attı. Siyahiler eleştirildi.
Dallas Emniyeti, bir siyahinin resmini "Bu adam baş şüpheli" diye paylaştı. Tüm Dallas adamı bulmak için seferber oldu. Adam sabıkası bile bulunmayan temiz bir vatandaş çıktı.
Daha sonra zanlı olarak ilan edilen eski bir asker Micah Johnson, uzaktan kumandalı bir bomba ile öldürüldü.
Johnson'ın Afganistan'da görev yaptığı ve görevinin son gününde beyaz askerler tarafından öldüresiye dövüldüğü ortaya çıktı.
Küçük ve münferit gibi görünen olaylar BÜYÜK SAVAŞIN cepheleriydi. Fransa da bu işin tam merkezindeydi. Önceki gün Türkiye'deki temsilciliklerini kapatacağını duyurması da bu işin devamıydı! İstanbul Atatürk Havalimanı baskını da böyle... Orlando'daki gece kulübü saldırısı da...
Masum siviller bilmedikleri nedenlerle ölüyordu. "Daha büyük kitlesel ölümler yaşanmasın" diye BÜYÜKLERİN kendi aralarındaki gizli anlaşma gereği işler böyle yürüyordu.
Putin, Soros'u hiç sevmezdi. Zaten ülkesinden kovdu. Ancak şimdi NATO Rusya'yı küçültmek için devrede.
Gorbaçov böyle söylüyor. Rusya kontrol altına alınırsa ya da küçültülürse Çin, ASYA ve ORTADOĞU'da daha rahat hareket etmez mi? Enerji ve pazarla buluşması kolaylaşmaz mı?
Rusya'ya saldıranların amacı ne? Önemli soru bu! Kremlin'in SOROSGİLLERLE sorunu yeni değil.
Kan davası var arada...
Çin'in de akıl hocası 1602'lere kadar uzanan bir sistem!
Bir AKIL muazzam bir operasyon için düğmeye bastı. Merkezinde ÇİN'in olduğu yeni bir oyunu izleyeceğiz.
Kim ne tarafa düşecek yakında bunu göreceğiz... Yeni sistemde yeni rolümüzle yaşayacağız...
NOT 1: 200 doların üzerindeki her transferi izleyen CIA'nın Çin'in 120 ülkeyle yaptığı ticareti görmemesi mümkün mü? Değil! Yeni ittifaklar ve NATO'nun yeni hali başrolde olacak...
NOT 2: Eğer gerçekten Rusya zayıflatılacaksa yerine hangi güç konulacak? O bölgeyi ve oradaki enerjiyi kim nasıl kontrol edecek?
TÜRKLER mi? Göreceğiz!
Takvim
15 Temmuz 2016
Hiç yorum yapılmamış
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER
ÖNE ÇIKANLAR Tümü
Zekeriya Say : “Yalanın bacağı” artık kırılmalı!
567 kez izlendi
Salih Tuna : Bıyık da yetmiyor
558 kez izlendi
Ergün Diler : Adidas
1477 kez izlendi
Zafer Şahin : AYM’de kimin dediği oldu?
2186 kez izlendi
EN POPÜLER GÜNÜN YAZISI
YAZARLAR
YORUM YAPIN
Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.