SİYASET

Ergün Diler : 100 yıl sonra

Tarih
02 Ocak 2016
İzlenme
Kişi
Yazar
Ergün Diler

Dünya üzerindeki konumumuzu, gücümüzü, kabiliyetimizi ve arkamızdaki tarihi pek bilmiyoruz. Neden yıkılmak istendiğimizi, neden yok edilmek istendiğimizi, neden korku verdiğimizi anlamıyoruz.
Kendimizi tanımıyoruz.
Kendimize uzak kalmak için de her şeyi yapıyoruz. Bir İtalyan gibi, bir İngiliz gibi, bir Alman gibi, bir Fransız gibi yaşamayı maharet sanıyoruz.
Kendimizden koptukça zayıflıyoruz, tekrar keşfettikçe ise sallıyoruz! Kimseden bir şey beklemeye gerek yok. Güç bizde, içimizde, kalbimizde, tarihimizde... Tek yapmamız gereken elimizi uzatıp almak...
Abdülhamit Han sallanırken, içeriden ve dışarıdan DARBE ile indirilmek istenirken mücadeleyi bırakmıyordu. Kendisini kimin indirmek istediğini biliyordu.
OYUNU görmüştü. Petrol üzerinden yeni bir dünya kurulacağını fark etmiş ve OSMANLI'ya, Müslüman'a, Türk'e burada yer olmadığını anlamıştı... Ama en zayıf dönemde bile kontra-operasyon yapacak gücümüz ve aklımız vardı.
William Henry Quilliam 1856'da Liverpool'da doğdu.
Sıkı bir Hıristiyan ailenin çocuğuydu. King's William's Collage'de hukuk okudu. Çok iyi bir çevresi vardı. Osmanlı topraklarına ziyaret ettikten sonra İSLAM'la tanıştı. Değişti.
Liverpool'a döndü. Müslüman oldu. 2 yıl sonra 1898'de 8 Brougham Terrace Liverpool'da ilk CAMİYİ açtı.
Kısa zamanda bütün İngiltere kendisini ve faaliyetlerini tanıdı.
Yaptıkları ABDÜLHAMİT HAN'ın kulağına gelmişti. Kim bilir belki de gönderen kendisiydi!
İkinci şık daha kuvvetli... Çünkü o dönemde o statüde birinin MÜSLÜMAN olduğu görülen bir hadise değildi. Sultan bunun üzerine kendisini 1894'te BRİTANYA ADALARI ŞEYH'ÜL İSLAMI olarak atadı. HİLAL diye gazete, İSLAM DÜNYASI isimli dergi çıkardı. Ortalık sarsıldı. Baskılar artınca ABDULLAH ismini alan William İstanbul'a sığındı. İngiliz Krallığı, Abdülhamit Han'a bağlı çalışan tek bir kişiden korkmuştu.
İngilizler bizi İSLAM'LA yıkmaya çalışırken Abdülhamit Han da aynısını o topraklarda yapıyordu. Çok iyi eğitimli 600 İngiliz birlikte Müslüman olunca onlar için ALARM çalmıştı.
İngiliz aklı TÜRKLER'in İSLAM'LA yıkılacağını, ele geçirileceğini biliyordu.
Başka türlü yönetemezlerdi.
Aynı İSLAM'ın kendileri için de tehlikeli olduğunu bilecek kadar akıllıydılar. Bunu bize ABDÜLHAMİT HAN öğretmişti. Tek yapmamız gereken kendimizi tanımaktı.
Gerisi kolaydı...
Ama düne kadar yapmıyorduk. 100 yıl önce petrolü almak için bizi bölüp yıktılar. 100 yıl sonra onların buralardan pılısını pırtısını toplayıp gitme zamanı geldi.
Tek yapmamız gereken bizim İTALYAN, FRANSIZ, İNGİLİZ ya da ALMAN olmadığımızı anlamaktı. Biz ANADOLU'yduk. Bu topraklar ezanlarla beslenirdi. Abdülhamit Han nasıl camilerle gittiyse şimdi de sonra da aynısını yapacaktık...
Ezan sesi duyduğunuzda bilin ki biz gelmiştik... Pakistan'dan Fas'a, Somali'den Küba'ya kadar her yerdeyiz.
Sizce bize neden aralıksız saldırıyorlar?
İnsan rakibini devirmek ister! Gücümüz olmasa niçin gelsinler değil mi? Kenetlenelim.
Birbirimizi itmeyelim.
Kucaklaşalım. Birbirimize güç katalım. VE YÜRÜYELİM.
GEÇ KALMADAN.
Tarih yazmak bizim işimiz. Bunu en iyi bizi yıkanlar biliyor.
Korkuya kapılmalarının haklı nedenleri var.
Kendimizi onlar kadar tanıdığımız anda önümüzde kimse duramaz.
Biz geldiğimizde ise bütün dinler, bütün insanlar, bütün ırklar özgürce yaşar. Garanti biziz! El ele verelim. GÜCÜMÜZÜ KEŞFEDELİM... Bu sizde var!
Fazlasıyla... Devam... Abdülhamit Han'ı ve Osmanlı'yı yıktılar. 100 yıl kaybettik. Şimdi ise hesaplaşma dönemi. DAEŞ bölgeye geldi ve racon kesti. Her yere girip çıkıyor. Devletler tehdit altında.
Ortadoğu yani PETROLÜN anavatanı rahat değil. AMA PETROL FİYATLARI HIZLA DÜŞÜYOR! Garip! Çıkması, fırlaması gerekirken düşüyor!
Üstelik bütün petrol üreticileri de destek veriyor! İyi de neden?
İnsan kendi cebindeki parayı sokağa atar mı?
Soru bu!
100 yıl önce İngiliz-Fransız ittifakı buralara geldi, petrolü aldı, Osmanlı'yı yıktı. Petrol ÇAĞ'ın adıydı.
Her şeydi. Dengeler onun üzerine kuruluyor, savaşların arkasındaki gerçeğin üzerinde onun adı yazıyordu. Şimdi ise fiyatı düşüyordu. Çıkması gerekirken hem de... Bir AKIL Araplar'a ve Rusya'ya "Canınızı sıkmayın! Petrolün fiyatı düşecek ama coğrafya değişecek!" diyordu. Araplar destekliyor, Rusya ise karşı çıkmış gibi yapıyordu. PETROL UCUZLATILIP SAVAŞ NEDENİ OLMAKTAN ÇIKARTILIYORDU! Avrupa şimdi daha ucuza aldığı için, Çin çok daha uyguna elde ettiği için sesini çıkarmıyordu. SINIRLAR OSMANLI'daki haline geldikten sonra tekrar zıplayacaktı.
Osmanlı'nın torunları gitmemek üzere geldiği an petrol de fiyatlar da kontrolümüzde olacaktı...
Şimdi petrol için savaşmak KARLI değildi. Biz de petrol için değil adalet dağıtmak için gelecektik zaten... 100 yıl sonra...
Peki geldikten sonra ne olacaktı?
El Kaide ile DAEŞ ile ya da ismini bile bilmediğimiz terör örgütleriyle İSLAM vahşetin yanına konulmaya çalıştı. Müslümanlar katil gibi gösterildi. Acımasız ve insanlık dışı gösterildi. Eline silah alıp masum insanları tarayanlar MÜSLÜMAN ilan edildi. Bunların üzerinden İSLAM karalanmaya çalışıldı.
Ama biz bunun böyle olmadığını biliyorduk. Hepsi istihbarat örgütlerinin işiydi. MADALYONUN bir de arka yüzü vardı. Burada da barışı, sevgiyi, kardeşliği, bir arada yaşamayı ve özgürlüğü ilan edecek olan İSLAM vardı.
Sınırlar değişirken KUKLA LİDERLER de gidecekti. O zaman gerçek güç parlayacaktı...
Bu BATI için de kaçınılmazdı.
Bu dağınıklık onların da işine gelmiyordu! Sizce bu kim olurdu?
Ben "TÜRKİYE" diyorum...
Alternatif bir şıkkı olan var mı? SAKIN! Aklınıza bile getirmeyin! Yanılırsınız...
William Henry Quilliam yani Abdullah, Henri Marcel Leon ve Harun Mustafa Leon isimlerini de kullandı... Acaba şu an dünya üzerinde farklı isimlerle TÜRKİYE için çalışan kaç kişi var?
Bilen var mı?

NOT: HASAN ABİ mekanın cennet olsun...

Takvim
2 Ocak 2016

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;