GÜNCEL

Engin ARDIÇ: Kahroluyor oligarşi

Tarih
23 Şubat 2017
İzlenme
Kişi
Yazar
Engin Ardıç
Rahmetli babam memur olmak istemediğime çok kızar, "ay başında maaşgarantisinin tadını bir alsan" derdi. Ben de kararlıydım, gerekirse sokaklarda sürünecek ama memur olmayacaktım... "Hariciye" sınavına girmeyi hiç aklımdan geçirmedim bile, girseydim havada karada kazanırdım ve şimdi emekli büyükelçiydim, birçok eski arkadaşım gibi.

Seçtiğim yolda çok düştüm kalktım, işsiz de kaldım parasız da, ama başardım.
Üstelik kimsenin emeğini sömürmeden, kendi emeğimle.
Memurluğun tadı, düşük de olsa, maaşın "garanti" olmasındaydı.
Bizde bugün de, şu yaşımda bile, öyle bir garanti yok.
Memur maaşı ne öldürür ne umdururdu. Geçim sıkıntısını memur ömrü boyunca sinsi ve sürekli bir hastalık gibi çekerdi ama "aç kalma" tehlikesi de yoktu, "işsiz kalma" korkusu da. "Gönenme" umudu olmasa bile...
Buna bir de "Türkiye'nin sahibi sensin" pohpohlamasınıekleyiniz.
Babam da ne yapsın, onun gençliğinde sanayi yok, hizmet sektörü çok cılız, işçinin ne hakkı var ne hukuku... Tek kapı "memuriyet"...
Memur diktasının hüküm sürdüğü ülkede elbette en sağlam kapı o.
Böyle böyle, çarpık bir ideoloji geliştirdiler: Rahmetli Çetin Altan'ın babasının deyimiyle, onlardan bir lira az kazanan ayaktakımı, onlardan bir lira fazla kazanan hırsız!
"Memurların padişahı" İnönü'yü de hep çok sevdiler.
İktidardan düşünce sıkıntıya girdiler.
Babamın, aldığı zamlar ve ikramiyeyle maddi açıdan azıcık rahat ettiği iki dönem vardır: 1960 ve 1971... İkisi de memur darbesi üstü!
Hayatı boyunca geçim sıkıntısı çekti, hayatı boyunca parasızlıktan şikâyet etti ama para kazanmak için de küçük parmağını bile kıpırdatmadı. O herhangi bir gayret göstermeyecek, herhangi bir çaba sarfetmeyecekti, devlet onu beslemekle yükümlüydü! Başka bir iş tutmayı hiçbir zaman kendine yediremedi, özel sektörde çalışmak ona hep "zül" geldi.
"Memur zihniyeti" kabaca budur.
Artık ortadan kalkacak.
Çünkü "ömür boyu memuriyet garantisi" bitiyor.
"Performansa" dayalı "beş yıllık karne" dönemi başlıyor, memurlarişlerinde gösterdikleri ya da gösteremedikleribaşarıya göre karnealacaklar. Üstelik de notlarını hemamirleri verecek hem de muhatapoldukları vatandaş.
Yani, sana işi düşen garibanı, Ankara Valisi Nevzat Tandoğan gibi "ulan öküz Anadolulu" diye aşağılarsan, yanarsın!
Bu bir devrimdir.
Asıl şimdi görelim, o Kemalistler'in bol bol palavrasını sıktıkları "imtiyazsız, sınıfsız,kaynaşmış kitle"yi...
Bunda elbette Fetö örgütünün devlet kurumlarını "kanser gibi" sarmış olması da etkili oldu ama bir anlamda hayırlı da oldu.
Sırf bu devrim bile, referandumda "evet" oyu vermek için yeterli nedendir. Yıllarca "kahrolsunoligarşi" diye bağırıp şimdi de hayır oyu vermeye hazırlanan ahmak solcular otursunlar da bir düşünsünler.

Sabah
23 Şubat 2017

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;