Sesli Makale

4 Nisan 2015

Hazindir, İlber Ortaylı'nın parlak bir bilim adamı olmaktan çıkıp bir "Mükrimin Halil basitliğine", bir "Beyazıt Küllük Kahvesi lafazanlığına" hızla yuvarlanması...
Çok kitap yazdı, kitapları iyi sattı, para kazandı, reklam filmlerinde bile oynadı, popüler olunca sapıttı.
Şimdi gene, onu geçen yıl cumhurbaşkanlığına aday göstermiş ve "mütehassis etmiş" postalcıların övgülerine mazhar oluyor...
Neden? Hocamız "Türkiye'de faşizm yoktur" demiş de ondan!
Bu gidişle MHP'den milletvekilliğini de bekleriz hocam... Öyle ya, Binnaz CHP'den oldu da sen niçin olmayasın? Binnaz'dan üç parça fazlan var ama üzülme, o politikada belirleyici değil.
İlber Ortaylı "yıllarca okullarımızda okumuş fakat faşist bir eğitim verildiğine rastlayamamış"... Övgüsünü yapan yaşlı postalcı "biz de geçtiği sıralardan geçtik" diyor, o da rastlamamış.
Ben rastladım.
Hocanın okuduğu Avusturya Lisesi bir "Türk okuluysa" eğer orada vermiyor olabilirler, Galatasaray Lisesi'nde veriyorlardı.
Daha hap kadar çocuktuk, bizi "yavrukurt" ettiler. Katılmak Mussolini İtalyası'nda olduğu gibi zorunlu değildi ama kaçınmak fevkalade ayıptı... Mahalle baskısına karşı gelmek çok zordu...
"Orta Asya'dan göç yolları haritasından" başlayıp her türlü hamaseti ilk, orta ve lisede edindik. Almanya yenildiği için bizim de yenik sayıldığımızı da başka bir yerde anlatmış değiller hani.
Etütte kitap okumak yasaktı, okula gazete sokmak suçtu, "solcu" diye mimlenenin hayatı kaydırılırdı, sen hangi eğitimden sözediyorsun hocam?
Aşağı yukarı aynı kuşaktan sayılırız, lisede sana Emin Oktay'ın o beş para etmez kitabını okutmadılar mı hocam? (Hani "Osmanlı İmparatorluğu'nda toprağın onu işleyene ait olduğunu" yazan kitap?)
İlber Hoca, "Çanakkale bir abidedir, ne Doğu'da ne Batı'da böyle bir abideye rastlanamaz" demiş... (Balkan Harbi'nde Çatalca direnişini niçin yabana atıyorsun?)
Öyle ya, örneğin Kızılordu'nun Moskova önünde yılmaması, Leningrad'ın o korkunç kuşatmaya yıllarca dayanması, hele hele bir Stalingrad zaferi, bizim Çanakkale abidesinin yanında olsa olsa telgraf direği olur!
İngilizler'in Luftwaffe uçaklarına karşı destan yazdığı "Britanya Muharebesi"ni, önceki savaşta Fransızlar'ın Verdun kahramanlığını falan hiç saymayalım, belki Sankt Georg okulunda öğretmiyorlardır...
Eh ne yapalım, sizin cenahta Austerlitz ve Wagram hezimetlerinden, Magenta yenilgisinden, Solferino rezaletinden, Sadowa kepazeliğinden başka bir şey yok. (Viyana'nın bize iki defa direnmiş, pes etmemiş olmasını da mı kutlamıyor yahu bu herifler?)
Önümüz yaz... Küllük Kahvesi tarihe karıştı, hocam sen en iyisi Ayvalık'a git, Ortunç Hotel'in barında turistlerle rahmetli Zeki Müren gibi hatıra fotoğrafı çektir. "İngilizce öğrenmeyin Latince öğrenin" gibi aykırı öğütler vererek onları şaşırt.
Bir tür abidelik olsun.

Sabah