GÜNCEL

Bülent Orakoğlu : Mattis neden geldi?

Tarih
29 Ağustos 2017
İzlenme
Kişi
Yazar
Bülent Orakoğlu
 ABD Savunma Bakanı James Mattis’in öne çekilmiş Türkiye ziyareti açıklandığı kadarıyla PYD konusunda bildik Amerikan tezlerinin(!) tekrarından ibaret. YPG’ye gönderilen malzeme listesinin her ay Türkiye ile paylaşılacağı, mühimmatın seri numaraları ve görsellerinin tutulacağı, savaş bittikten sonra silahların geri alınacağı ve Suriye dışına çıkmamasının sağlanacağı, DEAŞ’ı mağlup etmek için YPG ile geçici ve zorunlu işbirliklerinin olduğuna yönelik daha önceden test edilmiş güven vermeyen ifadeler.

 

Amerikan diplomasisinin hedef alınan ülkelere uyguladığı psikolojik harp jargonu asparagas söylemler. ABD, sayısı 50 bini aşan PKK/YPG militanlarını neredeyse özel savaş eğitimleriyle düzenli ve özel bir formatla ordu haline getirdi. Yaklaşık 1300 TIR’ı aşan silah ve mühimmatlar içinde ağır silahlar, doçkalar, uçaksavarlar, ısı güdümlü füzeler, tank ve tanksavar füzeler var. Bu ağır silah ve mühimmatların hepsi DEAŞ ile savaşmak için mi? Ortadoğu’ya çökmenin meşruiyetini sağlayan hani şu kurgu terör örgütü için öyle mi? YPG’ye verdiğiniz ağır silahlarla ve özel harp eğitimleriyle sakın bütün bu harp hazırlıkları, Türkiye için olmasın?

ABD’nin Birleşik Kürdistan Projesi uzun yıllardan günümüze kadar tıkır tıkır işledi. Küresel emperyalist politika, strateji ve KAOS yöntemleriyle bölgedeki aktör devletler arasına ekilen nifak tohumları etnik, dinsel ve mezhepsel kutuplaştırmalarla birbirine düşman devletler yaratıldı. Ortadoğu’yu istikrarsızlığa ve mezhep savaşlarına götüren ilk olay olarak tarihe geçen 1 milyondan fazla sivilin hayatını kaybettiği 2’nci Körfez Savaşı, Saddam’ın olmayan kitle imha silahlarını imha etmek için başlatılmıştı.

 Günümüzde ise İran Genelkurmay Başkanı'nın 1979 yılından bu yana bir ilk olarak  Türkiye’ye gelmesi Genelkurmay başta olmak üzere devletin üst katlarıyla görüşmesi, PKK/PYD’ye karşı müşterek operasyon yapılması ihtimali  ABD’nin ve İsrail’in beklemediği bir durumdu. Aslında Mattis Rus Genelkurmay Başkanı'ndan sonra Türkiye’ye gelecekti. İran ve Türkiye arasında başlayan yakınlaşma ABD’nin Suriye ve Irak’ta hazırladığı KAOS senaryolarına Fırat Kalkanı'ndan sonra ikinci darbeyi vuracak gelişmelere neden olabilirdi. Mattis bu nedenle acilen Türkiye’ye geldi.  Amacı PKK/PYD’ye yapılabilecek operasyonları öncelikle geciktirmek mümkün olursa engellemek için bütün diplomatik ayak oyunlarına başvuracak sanırım.

Amerika’nın amacını ve hedeflerini yakın tarihten kısa bir örnekle açıklayacak olursak;

1991’de Suudi Arabistan Büyükelçisi Yaşar Yakış’ın ayarladığı bir randevu ile gazeteci Güneri Cıvaoğlu, çok iyi Türkçe bilen bir Amerikalı yarbay ile buluşuyor. Cıvaoğlu, görüşmeyi şöyle anlatmaktadır: “Körfez Savaşı sırasında Suudi Arabistan’dayım. ABD kumanda merkezi olarak kullanılan otelin bir odasında dinlediklerim dehşet verici. Amerikalı yarbay duvardaki harita üzerinde Türkiye’nin Güneydoğusu’nu ve Kuzey Irak’ı işaret ediyor. Avucunu o coğrafyada dolaştırırken şöyle diyor: ‘Savaş bitecek. Amerika Irak’tan çıkacak. Giderken silahlarının büyük bölümünü bırakacak. Bunlar içinde ağır silahlar, roketler de olacak. Yöredeki Kürtler bu silahları alacaklar ve Türkiye’ye karşı kullanacaklar. Toprak isteyecekler. Türkiye, ya istedikleri toprağı verecek ya da vermeyecek ve savaşacak.’ Yarbay iyi derecede Türkçe konuşarak anlatıyor bunları. Kulaklarıma inanamıyorum. ‘Ya NATO ortaklığı, ya ülkelerimiz arasındaki dostluk’ diye soruyorum oralı olmuyor. Gene de bunun ‘Amerikalı yarbayın kendi fantezisi’ olabileceğini düşünüyorum. Ama... Birkaç dakika sonra bir başka odada gene Amerikalı bir rütbeliden aynı şeyleri dinliyorum. Bunun ‘bir mesaj olabileceğini’ düşünüyorum. İki Amerikalı subayın, Türk büyükelçisi tarafından alınmış bir randevuda tanınmış Türk gazeteciye bu mesajı vermelerinin kendi fikirleri olduğunu düşünmek mümkün değildir.’’

ABD sözde Irak ordusunu güçlendirmek için Irak yönetimine 2013-2014 tarihleri arasında yaklaşık 25 milyar dolar değerinde  MIAI Tipi tank, makinalı tüfek ve bomba atar donanımlı Humwee(zırhlı muhabere aracı)  teslim etmişti. 2014 Haziran ayı içinde Musul DEAŞ tarafından ele geçirilmişti. Irak ordusu Musul’dan kaçarken ileri teknoloji savaş araçlarını kentte bırakmıştı! Irak Başbakanı İbadi Irak ordusunun Musul’dan çekilirken 2500 Humwee zırhlı muhabere aracı dahil binlerce silahın DEAŞ militanlarının eline geçtiğini açıklamıştı.

 Gerçek şu ki Amerika’nın PKK/PYD’ye verdiği silah ve mühimmatlar asla geri alınmayacak. Bu silah ve mühimmatlar Suriye üzerinden Türkiye’deki terör örgütlerine geçmeye devam edecek. Hedef belli iç çatışma ve ABD’nin Türkiye’ye müdahalesini sağlamak.

Fırat Kalkanı'nın genişletilmesi, PKK/PYD’nin Afrin’den çıkarılması ikinci kez küresel güç ABD’nin bu oyununu bozar.

Yenişafak
29 Ağustos 2017

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

YORUMLAR

  • HUSEYN

    29 Ağustos 2017 14:49
    1 0
    ASIL AMAÇ BÖLGEDE MÜSLÜMAN HALKALARI BİRBİRİNE DÜŞMAN ETTİRİP TÜM GÜÇ VE KUVVETLERİNİ BİRBİRLERİ ÜZERİNDE TÜKETTİRİP ARZULMEVUD ÜZERİNDE KURMAYI PLANLADIKLARI BÜYÜK İSRAİL KRALLIĞINI KURMAK VE BU KRALLIĞA İTİRAZ EDECEK GÜÇ VE TAKATİ OLAN BİR TANE BİLE MÜSLÜMAN BİR DEVLET BIRAKMAMAK OLABİLİR.
YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;