Sesli Makale

Ekim 2015 yılında İngiltere eski Başbakanı Blair CNN televizyonunda ekrana çıkıyordu. Tüm dünyaya "DAEŞ'in ortaya çıkmasında en büyük pay bizim. Arap dünyasına müdahale ettik, ortaya DAEŞ çıktı" diyordu. Aynı İngiltere'nin devlet kanalı BBC de El Kaide'yi kuran İngiliz ajanı ile 2015 yılında yaptıkları röportajı yayınlıyordu.
El Kaide'yi kuran İngiliz ajanını gururla takdim ediyorlardı.
Adam deşifre olduğu için "Artık saklamanın anlamı yok" diyorlardı. İşte kurucusu belli o El-Kaide, gitti 11 Eylül'de İkiz Kulelere saldırdı. 22 Arap ülkesinden 22 yeni ülke doğurma beklentisini açıklayan Bush yönetimi, bu saldırı ile balıklama Irak'a daldı. Domino taşları ile müthiş bir oyun oynuyorlardı. El Kaide lideri de Suudi Arabistan'daki en en zengin İnşaat şirketi Ladin ailesi mensubuydu.
Yani Vehabi idi ve o mezhep 100 yıl önce yoktu. Onu da İngilizler, Osmanlı'yı bölmek için kurmuşlardı. Vehabiliği nasıl kurduğunu İngiliz Ajan Hempher, kendisinin kaleme aldığı kitabında böbürlenerek anlatıyordu. Avrupa'da birçok başkentte sadece Vehabilerin gittiği camiler inşa ediliyordu. Ve DAEŞ'e katılanlar nedense çoğunlukla bu camilere gidiyordu. Tabii DAEŞ de vehabiler tarafından yönetiliyor, bayramlarda mezarlıklara militanlar yerleştirilip tıpkı bu İngiliz menşeli mezhepte olduğu gibi kabir ziyaretleri yasaklanıyor, mevlid okuyanlar hapse atılıyordu. Kendi ürettikleri mezheple İslam dünyasını 100 yıl önce bölüp paramparça etmişlerdi. Şimdi de aynı inançta teröristler devşirdiler, tıpkı İngiltere eski Başbakanının dediği gibi.
Ve tüm dünyada İslamafobi oluşturdular.
Artık "İslam terörle eştir" diyen ABD Başkan adayları çıkıyordu. Hedef tam isabetti, istediklerini hayata geçirmişlerdi.
Kurdukları terör örgütlerine MOSSAD'dan, CIA ve MI6'ya kadar önüne gelen ajan yerleştiriyordu. Batı "Eyvah terör örgütü" diye paniğe kapılıyor, İslamcı adını koydukları terör örgütü Avrupa'yı korkutuyor ve sarsıyordu. Ancak gelin görün ki, o İslamcı diye ilan edilen terör örgütü en büyük katliam ve kıyımı İslam dünyasında yapıyordu. Süper Güç savaşlarının teröristler üzerinden yaşandığı bir dönemde, ABD ve Rusya adına, dağıtmak istedikleri Avrupa'nın üzerine DAEŞ salınıyor, Brüksel'de, Paris'te bombalar patlatılıyordu. Bir anda tüm dünyada Belçika-Fransa bayrakları modası başlıyor, Bazı İslam ülkeleri bile dev asa gökdelenlerini bu bayrakların rengiyle süsleyerek destek yağdırıyordu. Ankara'da, İstanbul'da aynı örgüt bombalar patlattığında Batı'da sadece televizyon haberlerinde yer buluyordu. Üç gün önce Irak'ta aynı örgüt bir maçta bomba patlatıyor, 35 kişi ölüyor, kimse binalarını, Eyfel Kulesi'ni Irak bayrağının rengiyle ışıklandırmıyordu.
Pakistan'dan dün bombalı saldırı haberi geliyor, Brüksel saldırısından iki kat daha fazla, en az 65 kişinin öldüğü açıklanıyordu.
Ama gelin görün ki, Pakistan bayrağının rengini bilen ve konuşan bile yoktu. Müthiş bir kirli savaş, inanılmaz şekilde çapı büyük Algı Operasyonları ile karşı karşıyaydık.
Avrupa'da iki ülke başkentinde bombalar patlamış, dünya ayağa kalkmıştı. Halbuki İslam dünyası doğudan batıya, kuzeyden güneye her yerde terör tehlikesiyle karşı karşıyaydı. 1.5 milyar Müslümanın yaşadığı coğrafyada hergün 50 ila 100 kişi öldürülüyor, ayağa kalkması gereken dünya ipek yataklarda yatarak "Terörist İslam" diye bağırıyordu. Halbuki terörü hortlattıkları, teröristlerden ordular kurdukları Suriye'ye 50 bin nüfuslu ismini bilmediğimiz ülkelerden bile ajan yağıyordu.
Son olarak Şam'da diktatör Esad'ın yanında savaşan diktatörün ülkesi Kuzey Kore'nin iki tabur askerin olduğu ortaya çıkıyordu.
Fitne ve fesat tohumlarını İslam dünyasına yayarak çıkarları uğuruna bölge insanlarını birbirine kırdıranların hesaplayamadığı bir şey vardı. DAEŞ'e katılan 2000 kişi Avrupa'ya dönmüştü. CIA dün bu açıklamayı yapıyordu. Aynı Avrupa, tüm başkentleri ile PKK'ya da kucak açıp bağrına basmıştı.
Ve bugün o PKK, Avrupa'yı yıkmak isteyen ABD ve Rusya'nın terör ordusu olarak Pentagon ile Moskova'ya hizmet veriyordu.
Avrupa'nın her yerinde ABD ve Rusya tarafından el konulup yönetilen binlerce PKK'lı vardı. Onun için Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, PKK'yı kastederek "Birgün bu yılan sizi de ısırır" sözünü çok önemsiyorum. Zulme ve teröre çanak tutanların, bağrına bastıkları Sam Amca ve İvan komutasındaki teröristlerce yakında gözü oyulacak. Yazın bir kenara!

Takvim
29 Mart 2016