Sesli Makale

Kürtler’in önündeki en büyük engel PKK’dır. Diktatörlere ve egemenlere kapıkulluğu yapan PKK, bu coğrafyada her zaman Kürtler’i katletmiştir, katletmeye devam etmektedir.   
 

- Yıllar önce Öcalan ile Saddam anlaşmıştı. İlk maddeye göre; kamplara karışılmayacak, PKK’ya maddi destek sağlanacak hatta alan açılacaktı. Bu Saddam’ın verdiği sözlerdi.   
 

- Kandil’in verdiği söz ise; “Irak istihbarat birimine destek verilecek, PKK’lı olmayan Kürtler hakkında Irak ordusuna düzenli rapor sunulacak, Türkiye’nin güneyindeki gelişmeler anında aktarılacak” şeklindeydi. (Irak lideri Saddam Hüseyin’in devrilmesinden sonra devlet arşivlerinden çıkan belgeler.) “Halkların Kardeşliği” yalanıyla ortaya çıkan PKK, anlaşma doğrultusunda cadı avı başlatmış, öncelikli hedef olarak muhalif Kürtler’i belirlemişti.   
 

Şiddete karşı çıkan, PKK ile kirli işler tutmayan Kürtler anında fişleniyordu. Sürgün listeleri hazırlanıyor, Saddam’ın istihbaratçılarına veriliyordu. Sürgüne direniş gösterenlerin isimleri de ölüm listelerine yazılıyordu. Sürgün ve ölüm listelerini alan Saddam’ın ordusu ise anında gereğini yerine getiriyor, köyleri basıyor, yıldırma politikaları uyguluyor, PKK’ya alan açmaya direnen Kürt aşiretlerini yok ediyordu. İsim isim yapılan katliam çalışması, bölgelere yayılıyor; soykırımlar gerçekleştiriliyordu. (Katliamlardan kurtulup kaçmayı başaran Kürtler’e yine Türkiye sahip çıkıyordu. Muhâcir ve Ensâr arasındaki kardeşliği Türkiye, tüm dünyaya gösteriyordu.)  
 

Buraya kadar tamam…   
 

Kürtler’e karşı kimyasal silah kullandığı belgelenen Esad ile ortaklık kuran PKK’nın Saddam’la da işbirliği yapması kadar doğal bir şey yok. Ama doğal olmayan bir ayrıntı var.  
 

- Duceyl kasabasında 148 Şii‘nin öldürülmesiyle ilgili olarak yargılanan devrik Irak lideri Saddam Hüseyin, “insanlığa karşı suç işlediği“ gerekçesiyle asılarak idam edildi. Yargılamalarda Kürtler’e yapılan soykırımlar gündeme getirilmedi. PKK gibi düşünmeyen Kürtler’in öldürülmesi insanlığa karşı işlenen suçlar kapsamında değerlendirilmedi. Mahkemeyi kim kurdu? Emperyalizm! Kim yönetti? Emperyalizm ve İran!  
 

Kürtler’e yönelik katliamlardan sorumlu tutulanlara ne oldu? Uzun süre ortada görülmediler. Mahkemelere bile çoğu getirilmedi. Tepkiler yükselmeye başladı. Bir ayaklanma kaçınılmaz hale geldiğinde Saddam Hüseyin’in kuzeni idam edildi.   
 

- PKK ile birlikte hareket edip, Kürtler’i katleden istihbaratçılara dokunulmadı. Söz konusu istihbaratçılara ilk sahip çıkan ise Suriye istihbaratı oldu. Esad’a bağlı El Muhaberat birimi Kürtler’i, PKK ile birlikte katleden birçok ismi kadrosuna kattı. (Çoğunun Hıristiyan olduğu da biliniyor.) Küresel bir tezgâh vardı. Tezgâh Suriye’de de bir başka diktatör tarafından işletiliyordu. Irak’tan ithal edilen istihbaratçıların ilk işi Suriye’deki PKK kamplarıyla sıkı ilişki kurmak oluyordu. İlişki meyvesini verdiğinde birlikte mücadele başlıyor, hedef yine muhalif Kürtler oluyordu. PKK ve El Muhaberat güç birliği yapıyor, farklı düşünen Kürtler’i cezalandırıyordu. Ortak yürütülen çalışmalarla da PKK’ya eleman kazandırılıyordu.   
 

- Kürt düşmanlığıyla tanınan Esad, ansızın Kürtler’e kimlik kartı vermesiyle derin proje daha bir anlaşılır oluyordu. Çünkü Esad yönetiminde 2011 yılına kadar Kürtler kimliksiz ve hatta isimsizlerdi. On binlercesi de katledilmişti. Kimliklerini alan Kürtler şaşkındı, ansızın askere çağrıldıklarında ise şok olmuşlardı. Esad, onlardan ölüm ordusu kurmak istiyordu. Çaresiz kalan bazı Kürtler, askerlik şubesi olarak duyurulan binalara gittiklerinde ikinci bir şoku yaşıyorlardı. Çünkü askerlik kayıtlarını rejim adına PKK’lılar yapıyordu. İlerleyen aşamalarda rejim işi bir adım ötesine götürüyor, bu amaçla bazı kamu binalarını bile PKK’ya devrediyordu. Kürtler’in büyük çoğunluğu dayatılanı reddetti. Göç etti. Göç edemeyenler katledildi. Birçoğu ise çoktan muhaliflerin safında örgütlenmişti. Bugün o Kürt örgütlenmesini de yine rejim ile PKK birlikte yok etmeye çalışıyor. Batı ise bu terör örgütüne PYD diyor. Türkiye’de ise halen bazıları bu terör örgütünü “Kürt” olarak dayatıyor, “Kürtler’in hakkını PYD/PKK arıyor” propagandası yapıyor. Kirli oyun 35 yıldır sürüyor. 

Bugün
23 Şubat 2016