Sesli Makale

Vefa ve feda arasında kalan bu isimler, kaçınılmaz sonunu beklemekteler. Peki, genel başkan bu isimleri ne kadarlık bir çalışma sonucun da belirlemiştir. Bu isimleri tespit ederken adli konular yada kamuoyu gücü kriter olarak alınmamış mıdır? İnsan olarak şahsi konularda ki hataları sona hazırlayan etkenlerin içinde yok mudur? Muhtemel alınacak isimlerin Aday olarak açıklandıkları son dönemlere bakarsanız feda listesine nasıl girdiklerini bir nebze de olsa göreceksiniz.

Diğer bir taraftan Türkiye’de bir güç söyleyin ki zaman içinde dağıtılmamış olsun. Güçler dengesi anketi toplum mühendislerince tekrardan çalışılmaya başlanmış diye düşünüyorum. Nerden çıkardın diye sormayın. Ak parti hükümeti dönemine şöyle bir göz atın. Askeriye, mit, ülkücüler, Amerikancılar, neo Amerikancılar, Fenerbahçe, bakanlar kurulu, milli güvenlik kurulu, refah parti kökenliler, İslamcılar, başkana yakın eski siyasiler, kraliçeye bağlı lordlar, iş adamları dernekleri, gazete patronları, ergenekoncular, derin devlet, mafya, daha birçoğu ve hatırlamadıklarımız. Şimdi de asırlık belediye başkanları. Bana bir güç söyleyin ki dağıtılmamış olsun.

Devam edelim.

Yani mevzu şahsi değil. Yeni Türkiye; beğenseniz de, beğenmeseniz de değişerek dönüşüyor. Belediye başkanları, ak parti teşkilatları ve bakanlar, değişimde ki en kolay isimler. Niye diye soracak olursanız. Belediye meclislerinden hangisine temas etseniz ya da herhangi bir meclis üyesini Cumhurbaşkanı arasa meclisi kitler. Belediye başkanını iş yapamaz hale getirir. Görevden alınacaklar listesini Cumhurun adına çalışan ekip bu konuya çok dikkat etmiştir. Zira milletin oylarıyla seçilen bir belediye Başkanı göreve ve makam olan bağlılığından dolayı istifa edin çağrısına cevap vermekte gecikebilir. Teşkilatlar ise biraz daha kolay. Sayın Mustafa Ataş beyin twiter’ını takip ederseniz görürsünüz, Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımızla yaptığımız istişare sonucunda falanca ile atanan filanca ismi kutlarım diye tebliğ ediyor. Eski başkan bile alındığını twitten takip ediyor. Bakanlar konusu daha basit Beştepeye davet ya da yurt dışı gezisinde yürütmenin başı, yüzüne öyle dümdük söyler. Bu tabi feda eden için en zorudur. Neden diye soranlara ben Cumhurbaşkanıyla konuşup fikrine sahip çıkan siyasi görmedim de ondan. Bir anda ikna olur, soyadınızı bile unutursunuz. Tecrübe ile sabit.

Devam,

Şimdi de sizlere ak partide bir teşkilat hastalığından ve kurtuluş reçetesinden bahsedeyim. Parti de görev yapmış eski millet vekillerini ya da şimdiki dönem millet vekillerine motivasyonunu kaybetmesinler diye yeni görevler veriyorlar. İl veya bölge koordinatörlüğü gibi. İllerdeki mevcut isimleri belirlemek içinde bu isimler görev aldıkları illere gidiyorlar. Sorun tamda burada başlıyor. Belirlenmiş olan yeni isimlerle istişare yapıp raporlarını teşkilat başkanına sunuyorlar. Bu isimlere mevcuttaki bakanlar da isim ilave ediyor böylece yeni il veya ilçe başkanı Ankara’ya çağırılıp görev tebliğini alıyor. Burada ne yanlış diye soracaksınız! Şöyle ki; Ak parti 15 yıldır siyaset akademisi yapıyor, amaç kaliteli siyasetçiler yetiştirmek. Bu cepte. Diğeri ise gençlik ve kadın kolları ki bu bir partinin okulu niteliğinde. Şimdi belirlenen isimler bu konuların hangisinin içinden geçmiş ya da gençlik kolları başkanlığı yapan isimler neden direkt istişare heyetinde bulunmazlar? Uzun yıllar bu ekiplerin içinden yetişmiş isimleri neden değerlendirmezler? Ak parti sağ cenahın tek partisi olmaya doğru ilerlerken, diğer sağ partileri erime kesesine almadı mı? Onları sessizce eritirken bir nebze de olsa benzememiş midir? Genel Başkan bu kriteri teşkilat başkanına mecburi etse daha başarılı sonuçlar çıkmaz mıydı? Başkanı bu ekipten gelme zorunluğunda olsa ve teşkilat başkanlığı da istişareden çıkan isimleri ya da girmemesi gereken isimleri bildirse daha iyi olmaz mıydı? En yakın örnekle Hakkari gençlik kollarından yetişmiş Emrullah Gür Hakkari il başkanı oluşunda ki doru yöntemi değişmesi elzem olan illerde uygulasalar daha iyi kuruluş ruhunu canlandırmazlar mı?

Devam edelim.

Genel merkez Teşkilat başkanı delege yazımında olmadığı için, yanlış belirlenmiş bir isimle kongrelerde gol yiyeceğini bilmeden hamle yapmıştır. Parti içi çekişmelerin ve erime kesesindeki parti liderlerinin de teşkilata müdahalesi sonrası teşkilatlar çorbaya dönmek üzere. Bizimkisi de son dost tavsiyesi olsun.

Son olarak ta bir hatırlatmayla yazımıza son verelim.

Ak parti dava partisi, Recep Tayyip Erdoğan da davanın yaşayan tek lideridir.

Saygılarımla,

Seslimakale.com

21 Ekim 2017