Sesli Makale

Bu kapatmayı genellesek?!..

İlkokul öncesindeki haydi bir senelik anaokullarını hariç tutalım.

5 yaşın altındaki tüm çocuklara yönelik anaokullarını.

Ve kreşleri kapatsak..

Daha iyi olmaz mı?

Küçük Alperen öldü..

İçimiz cız etti..

Ya anne-babası?

Onların içindeki yangın?

O kreşin kapanması ile o yangın sönecek mi?

Kreşin müdiresi, servis aracının şoförü, hostesi, sabah yoklamasını yapmayan öğretmeni ve daha başka sorumlu kim varsa, hepsi cezalandırılınca, sorun ortadan kalkacak mı?

Aslında esas sorun, Alperen’in fiziki ölümünden çok daha büyük değil mi?

Sorun; binlerce/onbinlerce Alperen’lerin yaşadığı sorun değil mi?

Kreşe bıraktığımız.. 

3 yaşında, 4 yaşında, 5 yaşındaki çocuklarımızı, anaokulu adı altında sözde yuvalara bıraktığımız Alperen’lerimizi, fiziken olmasa da, zaten manen öldürmüş olmuyor muyuz?

3 yaşında, 4 yaşında, 5 yaşındaki çocuklarımızı, anne-baba şefkatine en fazla muhtaç oldukları dönemde, kreşlerde binbir tehlikeye, bizzat devletin eli ile atmış olmuyor muyuz?

Ne mecburiyetimiz var?

Binlerce, onbinlerce çocuğumuz benzer durumda..

Soruyoruz, annelere-babalara..

“Çalışıyoruz.. Çocuğa bakacak evde büyük anne yok..”

Gerekçe sadece anne-babanın çalışması değil..

Devlet de..

“Kreş parasının şu kadarını ben üstleniyorum..

Çocuklarını kreşe bırakanlar için şu teşviki veriyorum, bu desteği üstleniyorum. Yardımın şu kadarını vergiden muaf sayıyorum” deyince..

Yepyeni bir sektör oluştu..

Sabahın köründe evlerden alınan küçücük çocuklar..

Akşam anne-baba mesaisi daha yeni bittiğinde tekrar eve getirilen, birçok örnekte evinin kapısında anne-babasını bekleyen adeta yetim-öksüz çocuklar..

Bu politika, doğru bir politika mıdır?

Bu tablo, devletin uzun uzadıya, oturup tartıştığı ve sonuçta kabul ettiği bir sistem midir?

Dikkat edin..

Devletin bu işe teşviki olmasa..

Belki birçok anne-baba, çocuklarını bu kreşlere, anaokullarına yollamayacak..

Başka çözümler üretmeye çalışacaklar..

Çok çok gerekli değilse, anne çalışmayacak.. Çocuklarına hem fiziki, hem de manevi destek olacak. 

Devlet de..

Çocuğu kreşe bırakınca değil..

Çocuğun anne kucağında büyümesi halinde verilecek desteklere yoğunlaşırsa..

Devlet, küçük çocuğu olan ve anneleri çalışmayan ailelere, sembolik değil, ciddi destekler verirse.. 

Kısacası.. Çocuğun kreşte değil.. Annesinin yanında büyümesini, “devlet politikası” olarak kabul ederse..

Alperen’lerimiz, madden de, manen de daha iyi yetişmiş olacaklar..

İki tane feministin..

Üç tane sol kafalı politikacının dayatmasına eyvallah etmeyelim..

Şu kreşler için verilen destekleri kaldıralım..

Tam aksine..

Çocuğuna evinde bakan annelere yeni destekler bulalım..

Küçük çocuğu olup, eşi çalışmayan babaların maaşlarına ciddi eklemeler yapalım..

Anneler de, ikilemde kalmasınlar..

Çocuklarına, evlerinde baksınlar..

Olmaz mı yani?

Batının bütün olumsuzluklarını, harfiyyen ithal etmeye mecbur muyuz?

¥

“Hemen çözümü kapatmakta buldun.. Adam gibi kreş yapmaya ne dersin” itirazında bulunacaklar vardır..

Adam gibi kreş. 

Adam gibi anaokulu..

Sanki onlar yaptılar da, biz engel olduk..

Bakın İzmir gibi, Türkiye genelinde bu işi en iyi yapması gereken illerimizden birisinde yaşanıyor bu acıklı olay.

Ve daha önemlisini söyleyeyim..

Vicdanı olan bir öğretmen verdiği ifadeyi değiştirecek cesareti göstermeseydi.

Şimdi biz Alperen’i, kreşte uyurken vefat etmiş bir çocuk olarak bilecektik.

Çünkü ilk ifadeler öyleydi.

Kreşin servisinde emniyet kemeri takılı şekilde bulunan küçük çocuk, güya aslında anaokuluna girmiş, öğleye kadar etkinliklere katılmış, ama öğlen uykusuna yatmış, bir daha uyanamamış olarak bizlere yutturulacaktı.

Çünkü ilk ifadelerde, olayı herkes böyle anlatmış..

Bakıyorsunuz..

Servis dediğiniz araç, korsan servis çıkıyor.

Servisin şoförü dediğiniz, kreşin müdiresinin eşi olduğuna  göre.. Büyük ihtimalle servisçiliği ek iş olarak yapan birisi çıkıyor....

Servisin hostesi.. Araca binerken emniyet kemerini taktığı çocukların, kreşe gidildiğinde emniyet kemerlerini çözmeyi bile unutacak kadar işini bilmeyen bir ihmalkar çıkıyor..

Ve sonra biz..

“Niye hepsini kapatıyoruz ki.. Daha güzelini yapmaya gayret edelim” diyoruz.. 

Bu kadar vahim hatanın birleştiği bir olay, İzmir’de yaşanıyorsa..

Ve üstü tam kapanacakken..

Vicdanlı bir öğretmenin itirafı ile olay aydınlığa kavuşuyorsa..

Kimse kusura bakmasın..

Kimbilir, bu ülkede daha neler oluyordur da, biz farkında değilizdir..

¥

“AK Parti’nin her şeyini savunuyorsunuz.. Bunların hiç mi yanlış yaptığı bir şey yok? Gözünüz ne kadar kör olmuş” diyenlere hatırlatayım..

İşte bu somut konuda..

AK Parti’yi eleştiriyorum..

Yanlış yapıyorlar..

Geçen hafta hatırlattığım “sığınma evleri” konusundaki yanlışları gibi..

Küçük yaştaki çocukların, sabahtan akşama kadar evleri dışında olacak şekilde bir hayata mecbur edilmelerine, buna destek verilmesine itiraz ediyorum..

Eleştiriyorum. 

Bu yanlıştan, bir an önce dönmelerini diliyorum..

Küçük çocuklu annelerin çalışmasına değil.. 

Tam aksine çalışmamasına teşvik verilmesinin hem aileler için hem de tüm toplum için hayırlı olacağının altını çiziyorum..

Alperen’in, ahiret günü anne babasına şefaatçi olmasını, Allah’tan niyaz ediyorum.

Akit
19 Ağustos 2017