GÜNCEL

Ahmet Kekeç : Solu ancak Emine Hanım toparlar

Tarih
03 Kasım 2014
İzlenme
Kişi
Yazar
Ahmet Kekeç
3 kasım 2014...
Kendisine “sol parti” diyen ama sol değerlerle herhangi bir ünsiyeti bulunmayan CHP yine karıştı.
Esasında bir CHP yazısı yazmak içimden gelmiyor...
Daha önce yazdıklarımın tekrarı olmaktan öte gitmeyen bir yazı olacak...
Hani, “CHP solcu değildir, halkçı değildir, demokrat değildir... Tipik bir bürokrat partisidir” vs...
Ezberlediniz artık ve tekrarlamak baygınlık veriyor...
Fakat “sıcak gelişmeye” de büsbütün kayıtsız kalamıyor insan.
Sıcak gelişme, bildiğiniz gibi, büyük emeklerle YARSAV’dan transfer edilip milletvekili yapılan ve Cumhurbaşkanlığı adaylığı direkten dönmüş Emine Ülker Tarhan’ın, anlamlı bir mesaj yayınlayarak CHP’den istifa etmesi.
Bunun sıradan bir istifa olduğunu düşünmüyorum.
Emine Ülker Tarhan, CHP’de egemen olan bir zihniyeti, bir anlayışı, bir siyaset etme biçimini temsil ediyor... Hatta, “CHP zihniyeti eşittir Emine Ülker Tarhan” bile denilebilir. CHP’de ağırlığı oluşturan bir anlayış bu...
Müstafi Emine Hanım, istifasıyla, bizatihi CHP demek olan zihniyetin partide kopma noktasına geldiğini anlatmış oldu. Emine Hanım’ı, diğer zihniyet ortaklarının, Birgül Ayman Güler’in, Süheyl Batum’un ve ismini hatırlayamadığım zevatın izlemesi bekleniyor... Yani, kurtuluşu 1930’ların altın çağında arayan dogmatik Kemalistler,“Bu CHP’yle olmaz” diyor.
Oldurmak istedikleri şey nedir?
Bunu zaman zaman anlatıyorlar: Yüzü çağdaş Batı’ya dönük aydınlanmış bireyler yetiştirmek, tektip bir ulus yaratmak ve 1930’ların kalkınmacı retoriğine dönmek... (Herhalde her bucağa Şeker Fabrikası ve patikse üreten Sümerbank atölyesi açacaklar.)
Emine Hanım’a, oldurmak istedikleri şeyin mümkün olamayacağını anlatmak lazım...
Ben anlatayım sevabına:
Pancar ve şeker kamışıyla “özlenen kalkınmayı” gerçekleştiremezsiniz. Emine Hanım... Köy Enstitüleri’ne mandolin sokarak da “aydınlanmış” bireyler yetişemezsiniz... Birey, bir “sanayi toplumu” mamulüdür. Yani, hedefleriniz için eski kalkınmacı retorikten vazgeçmeniz gerekiyor. “Birey” diye ortaya irili ufaklı Tonguç’lar,Başaran’lar, Fakir Baykurt’lar, Talip Apaydın’lar çıkarırsınız ki, kendi toplumuna ve halkının değer tercihlerine yabancılaşmış kimselere “birey” denmiyor. Bunun başka bir adı var... Geçelim.
Emine Ülker Tarhan zihniyetinin “kopuş” noktasına gelmesini Türk siyaseti adına kazanç saymak, “Ne güzel... CHP safralarından kurtuluyor, belki bu vesileyle doğru dürüst bir muhalefet partisi haline gelir” diye sevinçle karşılamak mı lazım?
Hayır...
Emine Ülker Tarhan ve benzerleri, anakronik kaçsa da, bir zihniyete sahipler. Beğenirseniz ya da beğenmezsiniz, bir “istikametleri” var, kendilerini bir “ilke” çerçevesinde gerçekleştiriyorlar.
Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibinin istikameti nedir?
Hangi ilkeyi savunuyorlar?
Hangi dünya görüşünü eksen almış durumdalar?
Daha da önemlisi, bize ne söylüyorlar?
Emine Ülker Tarhan, hiç değilse, problemi “Kemalizm eksikliğinde” arıyor ve hoşlanmasanız da somut şeyler söylüyor.
İlkesiz, vizyonsuz, istikametsiz, düstursuz Kılıçdaroğlu ne söylüyor?
Hangi kurtuluş reçetesini öneriyor?
Tape gezdirmek dışında ne yapıyor?
Başlıkta, “Solu ancak Emine Hanım toparlar” demiştim...
Bunun ironik bir gönderme olduğunu düşünebilirsiniz ama değil... Bir sol muhalefet olacaksa, bu ancak “Kemalist bir kopuş”tan sonra fikir olarak belirebilir.
Bu fikir akıllara bir girsin, gerisi kolay...
Star

YORUM YAPIN

Yorumlarınız editörlerimiz tarafından okunup onaylandıktan sonra yayına alınacaktır.

Hiç yorum yapılmamış

YAZARIN DİĞER MAKALELERİ Tümü
BU KATEGORİDEKİ DİĞER MAKALELER

Copyright © 2024 Sesli Makale - Tüm Hakları Saklıdır.

Rta Yazılım

; ;